11 Mayıs 2012 Cuma
Satır başlarından IX
Yoldan geçen entelimsi, 'Reklamcılığın sonu yok' diye bi laf etti. 'Al yok' dedim! Ofise gittim, telefon çaldı. Reklamcılık mezunu bir arkadaşım aradı. 'Ne haber can, nerelerdesin sen?' dedim. 'Ben polis oldum, olum. Bingöl'deyim' dedi. Çınnnnn!
Şarap bardağında su, küçük, ince belli, ince camlı çay bardağında bira içmeyi seviyorum.
Mad Men'de fermuarı ile klasik müzik yapan adamdan Kadıköy'de de var!
Gerçekten kirpi hüznü diye bir şey var.
Fasfakir, yopyoksul, fukfukara...
Vapurun, trenin hatta metrobüsün bile bir entellektüelitesi var ama şu özel halk otobüslerinin yabanıllığı beni geriyor.
‘Evimizin en soğuk odasına benziyorsun’ dedi. Genç kız, orta yaşlı adama.
Tamam. Yaşlısın. Oturacak yer arıyorsun. Ama sen de, ben de ayaktayız. Neden benim ayaktalığıma göz dikiyorsun. Siyah bakkal poşetiyle itelemeler,kafanı poşede sokup kenara sıkıştırmalar, farkedememişimcilikler. Ayıp yapma!
Beni çok güldüren arkadaşlarım var. Şimdi beni çok güldüren bir arkadaşım daha var. -Kitap kenarına yazar ‘12-
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
Neden benim ayaktalığıma göz dikiyorsun. :)))) hep böyle değilmidir . nedense burası dikkatimi çekti .. hep bir başkasının yaptığı göze batar kendide aynı şeyi, yapsada :)
kadın efendi'ye: kadın efendisin belki ondandır:)
Oh be, eli yüzü açılmış sitenin. Hayırlı olsun :)
Barika'ya: evet sanki oldu
Yorum Gönder