15 Mayıs 2014 Perşembe

"Biz olsak 3 günde kurtarırız"

Yıl 2010.

Şili'nin Puquios kentinde 33 madenci yerin yaklaşık 700 metre altında mahsur kalır. Madenciler hayatta kalmak için maden şirketinin yaklaşık 300 bin dolarlık "kaçış odalarına" sığınır. Kurtarma ekibi 17 gün sonra madencilerin kaçış odalarına sığındıklarını tespit eder. Madencileri yaşatmak için önce 10-15 cm genişliğinde sondaj yapılarak hava ve temel besin gıdaları almaları sağlanır. Sonra Şili hükümeti bu kurtarma çalışmasını tek başına yapamayacağını açıklayarak uluslararası yardım ister. Ardından gelen yardım ile birlikte yapılan zemin etüdleri sonrası sondaj yapılacak zemin tespit edilir. Daha sonra 60-70 cm çapında bir delik açılır. Ve madenciler demir bir tüp levha eşliğinde çıkarılır.

Dönemin AKP'li Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, medyada bu olayın bu kadar abartılmasına içerlenmiş olacak ki; basının karşına geçer ve 'Biz olsak 3 günde kurtarırız. Bizim madenlerimizde işçilerimizin güvenle ve aylarca kalabilecekleri mekânlar var. Zaten ona benzer yerlerde dinleniyorlar, yemeklerini yiyorlar.

Niye o kadar büyütüyoruz. Şili'de olup biten hadiseyi? Şöyle örnek vereyim, içeriye indirilen sondajın genişliğiyle, aslında yapılan kafes birbirinden farklıydı, uyumlu değildi. Kafes sondaj deliğinden içeriye giremediği için geciktiler. Çok da basit bir hadiseydi halbuki." der.

Dinçer'in bahsettiği olay ise Zonguldak'ta yaşanan grizu patlamasıdır! Patlama sonrası 3 gün süren kurtarma çalışması sonucu 30 işçinin öldüğü anlaşılır! 28 işçinin cesedi çıkarılır; ancak 2 madenci Dursun Kartal ve Engin Düzcük'ün bedenleri ve ruhları hâlâ toprak altındadır!



LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...